Uluslararası Af Örgütü tarafından yayınlanan bir raporda, Haziran ayında en az 23 göçmenin hayatını kaybetmesine yol açan toplu sınır geçişi sırasında Fas ve İspanya yetkililerinin 'yasa dışı ve ölümcül güç' kullandığı ve sorumlu görülen ülkeler tarafından faciayla ilgili yapılan açıklamaların bir tür 'örtbas gibi' göründüğü bildirildi. Af Örgütü, hayatını kaybedenlerin kimliği ve kayıpların akıbeti hakkında bilgi eksikliği olmasını da kınadı.

24 Haziran'da Fas ile İspanya'nın Kuzey Afrika'daki yerleşim bölgesi Melilla arasındaki toplu sınır geçiş girişiminde yaşanan facia Uluslararası Af Örgütünün raporuna göre en az 37 kişinin ölümü ve 77 kişinin kayıp olmasıyla sonuçlandı.

İspanyol yetkililer Rapor öncesinde kendi topraklarında herhangi bir ölüm meydana gelmediğini savundu. İspanya İçişleri Bakanlığı, iddialarla ilgili bir soruya, polisin sınırı geçmeye çalışan kişilere 'insan haklarına mutlak bir saygıyla, yasal ve orantılı' davrandığını ileri sürerek suçlamaları reddetti. Olayda 23 kişinin öldüğünü söyleyen Fas'tan rapor sonrası bir açıklama gelmedi.

Raporda, 'Yaralıların birçoğu yerde yatarken, yarı baygın, tepkisiz veya nefes almak için mücadele ederken dövülmeye ve tekmelenmeye devam edildi' ifadesi yer aldı. Ayrıca, Af Örgütü ölen kişilerin kimliği ve kayıpların akıbeti hakkında bilgi eksikliği olmasını da kınadı.

Uluslararası Af Örgütü, 'Faslı ve İspanyol yetkililer, Kızıl Haç ambulans ekibinin bölgeye girişine izin vermeyerek ve onlarca yaralıyı en az sekiz saat boyunca güneşin alnında gözetimsiz bırakarak, onlara hızlı ve yeterli tıbbi yardım sağlamada başarısız oldu' dedi.

Bir görgü şahidi, İspanyol polisinin yaralıları sınırdan Fas'a geri döndürmeye zorladığını söyledi. 17 yaşındaki Sudanlı vatandaş, Fas polisi tarafından tutuklanan kişilerin hapishanede 'ölene kadar başlarına çekiçle vurulduğunu' söyledi.