'TSK bölgede yok' eleştirileri hakkında Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'dan tepki geldi. Akar, Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde en fazla can kaybının yaşandığı Hatay'da basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

TSK'nın 40 bin askerle deprem bölgesinde olduğunu söyleyen Akar, 'Tüm askerleri yığarak olmaz. Bu işten anlayan teknik personeli kullanmak esas. Uzaktan ahkam kesmekle olmuyor.' ifadelerini kullandı.

Hatay'da gazetecilere açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bölgedeki çalışmalarını anlattı. İlk depremin ardından MSB'nin yanı sıra Genelkurmay, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri'nin harekat merkezlerine süratle yapılması gerekenleri yaparak saat 04.30'da birliklerden rapor istendiğini kaydeden Akar, 'Aynı saatte TSK'nın İnsani Yardım Tugay Komutanlığına 'hazır ol' emri verildi' dedi.

Hulusi Akar, sahadaki 40 bin Mehmetçik'ten 22 bininin Malatya'daki 2. Ordu Komutanlığı'ndan olduğunu hatırlatarak, 'Diğer birliklerden takviyeyle bunu 40 bine çıkardık. Tüm askerleri yığarak olmaz. Bu işten anlayan teknik personeli kullanmak esas. Yani kullanılabilecek ne varsa kullandık, kullanıyoruz. Uzaktan böyle ahkam kesmekle olmuyor. Hududu kim koruyacak, Suriye'de kim kalacak? Suriye'yi mi boşaltacağız, Irak'ı mı boşaltacağız?' diye konuştu..

'TSK, İLK ANDAN İTİBAREN SEFERBER OLMUŞ, MİLLETİNİN YARDIMINA KOŞMUŞTUR'

Akar'ın açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:

'Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları askeriyle, siviliyle, işçisiyle, teknik personeli ile ilk andan itibaren seferber olmuş, milletinin yanına, yardımına koşmuştur. Gece-gündüz demeden bu büyük deprem felaketinin açtığı yaraları sarmak için tüm gücüyle ilgili kurum ve kuruluşlarla koordineli bir şekilde gayretlerini aralıksız sürdürmektedir.'

'SAAT 04.30'DA BİRLİKLERDEN RAPOR İSTEDİ, 'HAZIR OL' EMRİ VERİLDİ'

'Resmi kayıtlar ve bunlar arasında ordumuzun tarihçesi olan ceridelerdeki gerçekler var. Depremin, afetlerin olmadığı herhangi bir normal günde karargahlarımızda nöbetçilerimiz, acil durumlar için de takviye planlarımız var. Depremin ardından Milli Savunma Bakanlığının yanı sıra Genelkurmay, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerinin harekat merkezleri süratle yapılması gerekenleri yaparak saat 04.30'da birliklerden rapor istedi. Aynı saatte Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığına 'hazır ol' emri verildi. (Tugayın görevi herhangi bir şekilde ulusal veya uluslararası bir görev verildiğinde oraya gidip arama-kurtarma dahil diğer insani yardım konularında hizmetleri vermek)'

'SAAT 05.00'TE BAKANLIĞIMIZ BÜNYESİNDE AFET ACİL DURUM KRİZ MERKEZİ TEŞKİL EDİLDİ'

'Saat 04.50'de 2. Ordu Komutanımız Metin Gürak görevinin başındaydı ve birliklerden durum raporu almaya başladı. Saat 05.00'te Bakanlığımız bünyesinde Afet Acil Durum Kriz Merkezi teşkil edildi. Eş zamanlı olarak kriz merkezleri Genelkurmay ve Kuvvet Komutanlıklarında da çalışmaya başladı. Saat 05.00 itibarıyla Genelkurmay Başkanımızdan ve Kuvvet Komutanlarımızdan bilgileri aldık. Aldığımız ilk rapor, ilk bilgilerden Hatay Serinyol'da, bir binanın yıkıldığını, 3 askerimizin de şehit olduğunu öğrendik.'

'SAAT 05.10'DA SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA TSK İLE İLGİLİ İLK RAPORLARI SUNDUK'

'Saat 05.10'da Sayın Cumhurbaşkanımızı arayarak Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili ilk raporları sunduk. Aldığımız ilk bilgilere göre Hatay'da bir binamızın yıkılıp 3 erimizin şehit olduğu haberini kendilerine sunup Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanı ile Hatay'a hareket edeceğimizi kendilerine arz ettik. Uygun buldular ve bu çerçevede çalışmalarımızı sürdürdük.'

'SAAT 05.45'TE ASKERLER ENKAZA MÜDAHALE EDİYORLAR'

'Saat 05.45, 2'nci Ordu Karargahının kapısından askerler koşa koşa çıkıyorlar, enkaza müdahale ediyorlar. Aynı saatlerde Kahramanmaraş ve İskenderun'da da arama kurtarma faaliyetleri başlıyor. Biz başından beri şunu söyledik; AFAD yönetimi ve valiliklerden gelen talepler hızlıca karşılanacak. 2'nci Ordu Komutanı'na verdiğimiz emir bu.'

'SAAT 07.00'DE İKİ ASKERİ AMBULANS UÇAĞI ASKERİ HAVAALANINDA HAZIRDI'

'Saat 07.00'de iki askeri ambulans uçağı da Etimesgut'taki askeri havaalanında hazırdı. Aynı saatte Deniz Kuvvetleri Komutanlığının TCG İskenderun ile çıkarma gemileri TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar'a 'seyre hazır ol' emri verildi. Saat 07.30'da ise Doğu Akdeniz'deki iki fırkateynle iki helikoptere İskenderun Körfezi'ne intikal emri verildi.'

'3 A400M UÇAĞIMIZ PİST AÇMA ÇALIŞMALARINA KATILDI'

'Hatay'da bulunan 2'nci Hudut Alay Komutanlığımız kendi deprem hasar durumunu tespit eder etmez hem arama kurtarma çalışmalarına başladı hem de 07.00'da vatandaşlarımıza sıcak çorba dağıttı. AFAD'dan gelen talep doğrultusunda personel, araç ve malzeme nakli için hazırlanan 3 A400M uçağımız yoğun kar yağışının pisti kapatmasına rağmen yapılan pist açma çalışmaları sonrası saat 08.00'de Kayseri'den Ankara, İstanbul ve İzmir'e hareket etti. Deprem bölgesindeki havaalanlarının durumu konusunda belirsizlik var. Olumsuz hava şartları da diğer bir etken. Maraş kapalı, Malatya kapalı, kar yağışı yoğun...'

'TÜM UÇAKLARIMIZI, HELİKOPTERLERİMİZİ, İHA-TİHA'LARIMIZI SEFERBER ETTİK'

'Saat 09.00'da, Şanlıurfa'da İpekyolu Mahallesi'nde ilk sahra mutfağımız kuruldu. Hava yardım koridoru oluşturmak için tüm uçaklarımızı, helikopterlerimizi, İHA-TİHA'larımızı seferber ettik. Tanker uçaklarımız KC-135'leri bile ilk defa yük ve personel taşımada kullandık. Askeri birliğimizin olmadığı Nurdağı'na hemen birlik sevk ettik. Nurdağı'na daha varır varmaz bir bebeği kurtardılar, onlara büyük moral oldu.'

'İNCİRLİK'TEKİ 10. TANKER ÜS KOMUTANLIĞINA İNDİK'

'Biz de Genelkurmay Başkanımız ve Kara Kuvvetleri Komutanımızla Etimesgut'ta buraya gelen Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugayı Doğal Afet Arama ve Kurtarma Taburunun intikaline ilişkin yapılan hazırlıkları denetledik. Sonrasında Ankara'dan hareket ettik. Hatay Havalimanının deprem nedeniyle zarar görmesi ve kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle İncirlik'teki 10. Tanker Üs Komutanlığına indik. Buradaki koordinasyon çalışmalarının ardından olumsuz hava şartlarının helikopter uçuşuna engel olması nedeniyle karayoluyla Hatay'a gittik.'

'Hatay'a gelir gelmez AFAD Koordinasyon Merkezi'ne geçtik. Sağlık Bakanımız da Hatay'da görevlendirildi. Tabii burada AFAD çalışanlarından, polislerden, askerlerden, jandarmalardan vefat edenler oldu. Valimiz de enkazdan çıkmış gelmiş. Fahrettin Bey, Vali, Genelkurmay Başkanı yanımda, Kara Kuvvetleri Komutanı yanımda, beraber mücadeleye başladık.'

'103 PERSONELİMİZ HAYATINI KAYBETTİ'

'Milli Savunma Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri olarak 103 personelimiz hayatını kaybetti. Yaralılarımızın tedavisi de sürüyor. Deprem bölgesinde 57 tabur ve 100 arama kurtarma timimiz olmak üzere toplam 40 binden fazla asker, uzman ve teknik personelimiz görev yapıyor. 29 arama kurtarma köpeğimiz de bu çalışmalara destek sağladı. Arama kurtarma timlerimiz 326 kişiyi enkaz altından sağ çıkardı, 2 bin 457 vatandaşımızın cenazesine ulaştı.'

'HAVA VE DENİZ YARDIM KORİDORU KURDUK'

'65 uçak ve 70 helikopterle hava yardım koridoru kurduk. Uçak ve helikopterlerimiz giderken arama-kurtarma personeli, yardım malzemesi, dönüşte de yaralıları ve bölgeden ayrılmak isteyen vatandaşlarımızı nakletti. Bu manada İncirlik'ten itibaren gidilmedik köy kalmadı. 300'e yakın köye, 32 ilçeye arkadaşlarımız ulaştılar. Ayrıca yurt dışından helikopter ve uçak desteği sağlayan ülkeler oldu. İngiltere, Endonezya, Hollanda, Katar, Norveç uçak, ABD ve Katar da helikopter vererek bize destek sağladılar.'

'ŞU ANDA 24 GEMİ MERSİN, İSKENDERUN, ANTALYA, TAŞUCU VE GİRNE'DE TEYAKKUZ DURUMUNDA'

'Deniz Nakliye Koridoru da tesis edildi. TCG Sancaktar ve TCG Bayraktar Arama Kurtarma personeli ve iş makinaları yüklü olarak İskenderun'a geldi. TCG İskenderun gemimiz yaralılar ile gitmek isteyen vatandaşlarımızı Mersin'e tahliye etti. Şu anda 24 gemi Mersin, İskenderun, Antalya, Taşucu ve Girne'de teyakkuz durumunda…'

.'1.5 MİLYON VATANDAŞIMIZA YEMEK VERDİK'

'Deprem bölgelerinde 4 buçuk milyon kumanya dağıttık. Depremden etkilenen 11 ilde 108 mutfak, 41 de fırınımız var. Günlük sıcak yemek kapasitemiz 160 bine geldi, 400 bin de ekmek üretiyoruz. Bugüne kadar 1 buçuk milyon vatandaşımıza yemek verdik, 3 milyon ekmek dağıttık. İçinde bulunduğumuz ortamda gıda/suların güvenilir olması önemli. 4 gıda/ su kontrol laboratuvarlarımız var. 2'si Hatay'da. Bu kapsamda gıda/su analizini arkadaşlar gece gündüz yapıyorlar.'

'BOR'DAKİ FABRİKAMIZ 24 SAAT ESASINA GÖRE ÇADIR VE KONTEYNER ÜRETİYOR'

'61 bin çadırın kurulmasına Mehmetçik yardım etti. Elimizdeki soğuk iklim çadırlarının hepsini ihtiyaç olan yerlere gönderdik ve çadır kentler kurduk. Bu çadır kentlerde Milli Eğitim Bakanlığımızın desteği ile Mehmetçik okulları kuruldu. Bor'daki fabrikamız başta olmak üzere fabrikalarımızda 24 saat esasına göre çadır ve konteyner üretiyoruz. Bunun yanında kireç getirdik, klor getirdik. Yangın söndürme cihazları, jeneratörler getirdik. 63 seyyar banyomuz var. Bunların çamaşır yıkama üniteleri bulunuyor. Binlerce giyecek, binlerce battaniye dağıttık, dağıtıyoruz.'

'120 AMELİYAT GERÇEKLEŞTİRİLDİ'

'Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi önünde, 19 konteyner ve 21 çadırdan oluşan MSB Seyyar Sahra Hastanesi kurduk. Alanında uzman askeri hekimler, yardımcı sağlık personeli, idari ve teknik personel olmak üzere toplam 70 personelle depremin ilk günlerinden itibaren vatandaşlara sağlık hizmeti veriliyor. Hastanede Azerbaycan'dan gelen kardeşlerimiz de görev yapıyor. Öte yandan depremin hemen ardından bölgeye iş makinalarını, arama kurtarma ekiplerini getiren TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar, içindeki malzemelerin nakliyesinin ardından deprem bölgesinde Rol-2 seviyesinde hastane olarak sağlık hizmeti vermeye başladı. TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar ile sahra hastanesinde 120 ameliyat gerçekleştirildi ve 10 binden fazla depremzedenin tedavisi sağlandı. Gemilerde ayrıca 'Hatice Deniz' ile 'Nur' isimli iki bebeğimizin doğumu da gerçekleşti.'

'GÖKTÜRK UYDUMUZ, İHA'LARIMIZ BÖLGEYİ TARIYOR'

'Kendi akaryakıt stoklarımızdan bin 550 ton akaryakıt desteği sağladık. 8 ilde 19 lojistik destek üssümüz var, depolarımız var. Mehmetçik orada, organizasyon kabiliyetiyle gelen yardımları alıyor, tasnif ediyor. Doğru malzemeyi doğru zamanda doğru yere karadan ve havadan ulaştırıyor.

Göktürk uydumuz, İHA'larımız bölgeyi tarıyor. Hangi bina nerede yıkılmış fotoğrafını çıkarıyor; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız da bu imkanlarımızdan faydalanıyor.. Elde ettiğimiz verileri anlık olarak bu Bakanlığımızla paylaşıyoruz.'

'DEPREMDEN SONRA TERÖRİSTLERİN BİR ROKETLİ SALDIRISI OLDU'

'Depremin yaralarını sarmak için fedakarca çalışan Mehmetçik hudut güvenliği ve terörle mücadele faaliyetlerini de aynı kararlılıkla devam ettiriyor. Depremden sonra teröristlerin bir roketli saldırısı oldu. Ona karşı gerekli reaksiyon gösterildi. En son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelemiz artan bir şiddet ve tempoda kararlılıkla devam edecek. Asil milletimizi, 85 milyon vatandaşımızı 40 yıldan beri başımıza musallat olan bu terör belasından kurtarmakta kararlıyız. Teröristlerin tek çıkar yolu Türk adaletine teslim olmak. Irak, Suriye başta olmak üzere komşularımızın sınırlarına, egemenlik haklarına saygılıyız. Bizim hiçbir şekilde kimsenin toprağında gözümüz yok. Biz hudutlarımızın ve 85 milyon vatandaşımızın güvenliğini sağlamak için çalışıyoruz. Başka da bir amacımız yok'

'40 BİN SURİYELİ GÖNÜLLÜ OLARAK KENDİ TOPRAKLARINA DÖNDÜ'

(TÜRKİYE'YE DOĞRU SURİYE'DEN SIĞINMACI AKINI İDDİASI)- 'Bazı fitne fesat yuvaları depremin hemen ardından 'sınırlardan sığınmacı akını' olduğuna dair iddiaları ortaya attılar. Bu iddialar tamamen gerçek dışıdır. Ne sınır kapısından ne de sınır hattından geçiş var. Konuyla ilgili yetkililerden bilgi aldık, yerinde incelemelerde bulunduk, hudut karakollarını denetledik. Türkiye'ye yoğun geçiş olduğu iddiasının aksine tek yönlü yani Türkiye'den Suriye'ye doğru Suriyeli vatandaşların geçtiğini ifade ettiler. Depremde ailesini, kaldıkları yerleri kaybeden Suriyelilerin kendi topraklarına gönüllü olarak döndüklerini belirttiler. Bunların sayısı da 40 bini geçti. Bunların hepsi de kayıtlı, gümrük kapısından geçiyorlar, kayıtları alınıyor.

'TENKİT KOLAY TAKDİR ETMEK ZOR'

'Şuraya gelip de 'Helal olsun, büyük yıkıma ve büyük zorluklara rağmen çok önemli ve büyük işler yapmışsınız ama şöyle yapsaydınız, burayı da böyle yapsaydınız' deseler çok daha anlamlı olur. Çünkü gerçekten çok sayıda insan çalışıyor, gerçekten büyük emek var. Yani zor şartlarda bütün bunlara rağmen insanlar yaraları sarmak için büyük bir gayret içinde. Süratle eksikler giderildi. Sağlık hizmetleri, yeme-içme, barınma ihtiyaçlarının karşılanması için çalışıyorlar. Bunun üstüne varsa yapılacak bir şey söyle, yol, yöntem göster. Maalesef öyle bir şey pek olmuyor ve yapıcı değil yıkıcı bir tutum görüyoruz. Tenkit kolay takdir etmek zor.'

'HATAY HAVAALANI KAPALI, YOLLAR KAPALI, ENKAZLAR YOLLARDA, HAVA YAĞMURLU'

'Şimdi Hatay merkezine geliş 5 -10 dakika. Ama 6 Şubat'ta? Hatay Havaalanı kapalı, yollar kapalı, enkazlar yollarda, hava yağmurlu. Gönül kuş olup uçmak istiyor tüm milletimiz gibi ama durum ve şartlar da ortada. Böyle bir durumda insanları, araçları ışınlayamazsınız ki. Felaketin büyüklüğüne, olumsuz hava şartlarına rağmen zamana karşı bir yarış verildi. İşte bunu bazıları bazı amaçlara vesile yaptılar ve olayı anlamazlıktan geldiler. Yoksa anlamamak mümkün değil, yani hele buraya gelip de ziyaret ettikten sonra buradaki sıkıntıyı, felaketi görmemek ve ona karşı da devletin gayretlerini yok saymak gerçekten insafsızlık.'

'İKİ YANIMDA O BÖLGENİN KANAAT ÖNDERLERİ'

(SAMANDAĞ'DAKİ FOTOĞRAFA İLİŞKİN ORTAYA ATILAN İDDİA) Samandağ'a gittik orada bölgenin kanaat önderleri ile bir araya geldik. İki yanımda o bölgenin kanaat önderleri. Fotoğraf çekildi sonra birileri tarafından 'Bakan'ın Suriyelilerle ne işi var?' denildi. Burada senin ne muradın var, ne elde edeceksin bununla? Bunun kime ne faydası var?'

'HASAR TESPİTİNİ ÇABUK YAPMAMIZI GÖKTÜRK UYDUMUZ SAĞLADI'

Soru: Hasar tespitini bu kadar çabuk yapmamızın sebebi Göktürk değil mi?

Hulusi Akar: Tabii, Göktürk uydumuz yapıyor bunu.

'1999 DEPREMİNDE YAŞANAN SIKINTILARI HERKES BİLİYOR'

Soru: 'Asker kışladan geç çıkarıldı' tartışmaları var. Bunun aslı nedir? 1999 depreminde görev alan asker sayısı ile şimdiki görev alan askerlerin sayısı nedir?

Hulusi Akar: '1999 nerede, 2023 nerede? Bu kıyaslama çok yanlış. O zaman yaşanan sıkıntıları herkes biliyor. TSK birlikleri, personeli ve aileleri de depreme maruz kaldı. Silahlı Kuvvetlerin kendi iç düzeni var. Gerekli bilgi ve raporların alınmasını ve hazırlıkların yapılmasını müteakip karargahlardan çıkıldı.. 2'nci Ordu Komutanı'nı bizzat ben de aradım. Valilerimizle temas edeceksiniz, destekleyin. Ve ilk andan itibaren harekete geçiliyor. Birisi diyor ki 'Ben buraya geldim, burada asker yoktu?' Her yerde aynı anda olmak mümkün mü? Bu bir koordinasyon ve organizasyon meselesi. TSK; AFAD ve Valiliklerce belirlenen görev ve sorumluluk sahalarında depremin ilk anından itibaren yer aldı, almaya da devam ediyor.

'SAHADAKİ 40 BİN MEHMETÇİKTEN 22 BİNİ 2'NCİ ORDU'DAN..'

'Ben, Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı ilk gün intikal ettik, ikinci depremi yolda yaşadık, 6.4'lük Hatay Depremini burada yaşadık, Komuta Kademesi sahada doğal olarak ordumuz da. Bir kere hiçbir şekilde durma yok, bekleme yok, zaman kaybetmek yok. Diyorlar ki '2'nci Ordu nerede?' 2'nci Ordu'nun görevi ne?'

'2'nci Ordu'nun görev alanı bin kilometreye 240 kilometrelik bir alan. Yani 164 bin kilometrekare, ülkemizin %21'i. Bunun 911 kilometre Suriye hududu var, 384 kilometre Irak hududu var, 417 kilometre İran hududu var. Bundan sorumlu olan bir birlikten bahsediyoruz. Sahadaki 40 bin Mehmetçikten 22 bini 2'nci Ordu'dan.. Diğer birliklerden takviyeyle bunu 40 bine çıkardık. Nereden geliyor takviyeler? Kayseri'den, Antep'ten, Şırnak'tan, Mardin'den, Midyat'tan geliyor. Daha da ötesinde Babaeski'den geliyor, Edremit'ten geliyor, İzmir'den geliyor, Kıbrıs'tan geliyor, Kars'tan geliyor. Yani burada Hava Kuvvetleri de var, Deniz Kuvvetleri de var, Genelkurmay da var, MSB de var. Tüm askerleri yığarak olmaz. Teknik bu işten anlayan personeli kullanmak esas. Yani kullanılabilecek ne varsa kullandık, kullanıyoruz. Uzaktan böyle ahkam kesmekle olmuyor. Hududu kim koruyacak, Suriye'de kim kalacak? Suriye'yi mi boşaltacağız, Irak'ı mı boşaltacağız?

Görmek istemeyen körler ve duymak istemeyen sağırların amacı farklı, bizim derdimiz (millet) farklı. Beklentimiz, ülke olarak yaşadığımız bu derin acıya ve Mehmetçiğin ve personelimizin büyük emeğine saygı duyulması.

Ben bir kez daha hayatını kaybeden vatandaşlarımıza, silah ve mesai arkadaşlarıma Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu mücadelede emeği geçen yaraların sarılmasında gayret gösteren herkese şükranlarımı sunuyor ve tabii burada canla başla görev yapan kahraman Mehmetçiği kutluyorum. Türkiye büyük ve güçlü bir ülke. Asil milletimizle omuz omuza çalışarak ve tek yürek tek yumruk olarak tüm sıkıntıların üstesinden geleceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.'

.