Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde 6 kişinin hayatını kaybettiği, 101 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma devam ediyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca 17 şüpheli hakkında düzenlenen tutuklamaya sevk yazısında bombalı saldırı olayının faili Ahlam Albashır'ın 14 Kasım 2022 günü saat 03. 00 sıralarında yakalandığı kaydedildi.

TÜRKİYE'YE 4 AY ÖNCE GİRİŞ YAPTI

Olayı, Suriye'nin Kobane şehrindeki YPG içerisinde istihbarat üst düzey sorumlusu olarak faaliyet gösteren Hacı kod isimli şahsın organize ettiği belirtilen yazıda, şüpheli Ahlam Albashır'ın PKK/KCK Terör Örgütünün Suriye yapılanması olan YPG üst düzey sorumluları tarafından verilen talimat üzerine İdlib'e giderek irtibatlandığı, Bilal ile birlikte kaçakçılar vasıtasıyla sınırdan geçerek Türkiye'ye yaklaşık 4 ay önce giriş yaptığı ifade edildi.

KEŞİF YAPMAYA KORSAN TAKSİCİ GÖTÜRDÜ

Ahlam ve Bilal'in, örgütsel talimat alarak kendilerini bekleyen Esenler'de tekstil atölyesi işleten Ferhat Habeş ile Fatma Berkel'in ikametine giderek yerleştikleri, bu evde belirli süre ile kalmaya devam ettikleri, daha sonra tekstil atölyesine taşınarak bir süre burada barındıkları, atölyede çalışmakta olan Bilal kod adlı Ahmet Haj Hasan ile irtibat kurduğu, Ahlam Albashır'ın ise Ahmet Haj Hasan'ın gayri resmi eşi olan Rama Altaha ile ilişki kurduğu anlatıldı. Belirli bir süre Ahmet Haj Hasan'ın evinde kaldığı, sonrasında Ahmet Haj Hasan'ın gayri resmi eşi olan Rama Altaha'nın evine yerleştirdiği, bu sürede Rama'nın oğlu olan A.E. ile Taksim'deki ilk keşif çalışmasına birlikte gittikleri, onları korsan taksicilik yapan Yasir Alkoralı'nın götürdüğü kaydedildi.

CUMARTESİ YAPACAKLARDI, PAZAR GÜNÜNE ERTELEDİLER

Ahlam'ın daha sonra yine korsan taksici Yasir ile ikinci kez keşif yaptığı, Yasir'in Ahlam'ı bekleyip tekrar tekstil atölyesine bıraktığı anlatılan yazıda, Ahlam ve Bilal'in 12 Kasım'da Taksim'e birlikte gitmeye karar verdikleri, ancak sonra Yasir ile irtibat kurup vazgeçtikleri, olayın gerçekleştiği 13 Kasım'a erteledikleri, Yasir ve Ahlam'ın mesajlaşmalarında belirlendiği ifade edildi. Olay günü Bilal ve Alham Albashır'ın tekstil atölyesinde bulunan ve patlamaya neden olan düzeneği çanta içerisine yerleştirdikleri ve Yasir'in kullandığı 34 MG 5910 plakalı araç ile Taksim'e gittikleri, Alham Albashır'ın bomba dolu çanta ve poşetlerle olayın meydana geldiği alana ilerlediği, Bilal'in ise korsan taksiyle tekstil atölyesine geri döndüğü anlatıldı.

KORSAN TAKSİDE TNT KALINTILARI

Savcılık yazısında, Yasir'in kullandığı araç üzerinde olay yeri inceleme işlemleri sonucu düzenlenen raporda, olayda kullanılan TNT kalıntılarına araç içerisinde rastlanıldığı belirtildi. Olay yerine ulaşan Alham Albashır'ın bomba düzeneğinin bulunduğu çantayı İstiklal Caddesi üzerinde bulunan mağaza önündeki bankın bitişiğine bıraktığı ve bir süre burada bekleme halinde kaldığı, sonrasında Hacı kod isimli örgüt sorumlusunun telefonla talimat vermesi üzerine olay yerinden koşarak uzaklaştığı sırada bomba düzeneğinin patlatıldığı belirtildi.

BİLAL EDİRNE'YE GİTTİ

Bilal'in Suriye kırsalında bulunan örgüt sorumlusunun talimatı ile hareket eden ve korsan taksicilik yapan Ammar Jarkas ile iletişim kurduğu, Ammar'ın idaresindeki 34 BMR 902 plakalı araçla Edirne'ye hareket ettikleri, Bilal'in Halil kod isimli üst düzey sorumlu ile irtibat halinde bulunan Hamza kod adlı Hüseyin Güneş'e teslim edildiği belirtildi.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

Öte yandan dün gece saatlerinde tutuklama talebiyle İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilen ve sabaha karşı da 'Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğü Bozma', 'Nitelikli Kasten Öldürme' suçlarından tutuklanan şüphelilerin sorgularında suçlamaları reddettikleri öğrenildi. Bombayı bırakan şüpheli Ahlam Albashır ifadesinde, emniyette ve savcılıktaki ifadelerini tekrar ettiğini belirterek 'Atılı suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuzum, serbest bırakılmamı talep ediyorum' dedi.

'BİLSEYDİM ARABAMA ALIP GÖTÜRMEZDİM'

Korsan taksici Yasir Al Korali de Türkiye'de 7 yıldır yaşamakta olduğunu, çocuklarının da Türkiye'de doğduğunu belirterek 'Eğer bilseydim bu kadın bunları yapacaktı bu kadını arabama alıp onu götürmezdim. Türkiye'yi kendi ülkem gibi görmekteyim. Suçlamaları kabul etmiyorum. Suçsuzum, serbest bırakılmamı talep ediyorum' diye konuştu.

'TERÖRLE BİR BAĞLANTIM YOK'

Şüpheli Ahmad Haj Hasan ise ağabeyinin Suriye Özgür Ordusunda şehit edildiğini, PKK'yı bu nedenle tutmadığını belirterek olayla ilgisinin olmadığını savunarak suçsuz olduğunu söyledi. Şüpheli Hüseyin Güneş ise herhangi siyasi bir amacı olmadığını, çocuklarına baktığını, 'Dört bankadan icralığım, terörle bir bağlantım yoktur' dedi. Şüpheliler Fatma Berkal, Ferhat Habeş, Rama Eltaha ve oğlu A.E. ise suçsuz olduklarını ve serbest bırakılmak istediklerini belirttiler.