İsmail Saymaz, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun başvurusu ile alınan karar başvurusunda, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü'nün aynı günkü yazısı dayanak gösterildiğini ve erişimin engellenmesini bizzat Cumhurbaşkanlığı'nın talebi ile alındığını belirtti.

Saymaz'ın yazısından ilgili bölüm şöyle:

'Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Ekşi Sözlük'e erişimin engellenmesi için 21 Şubat'ta Ankara 4. Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurdu.

Başvuruda, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü'nün aynı günkü yazısı dayanak gösteriliyor. Buradan anlıyoruz ki, erişimin engellenmesini bizzat Beştepe talep etmiş. Cumhurbaşkanlığı yazısının içeriğine girilmiyor ancak 'Cumhurbaşkanlığı talebinin usule uygun olduğu' yazılıyor.

Yasal gerekçe olarak 5651 sayılı İnternet Ortamındaki Yayınların Denetlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'un 8/A maddesi işaret ediliyor.

Madde şu şekilde:

'Yaşam hakkı ile can ve mal güvenliğinin, milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi…'

Gecikmesinde sakınca bulunan haller kapsamında Ekşi Sözlük'e erişimin engellenmesine yönelik idari tedbir kararı verildiği vurgulanıyor.

Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre 'Cumhurbaşkanlığı veya bakanlıkların talebi üzerine içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı 24 saat için sulh ceza hakiminin onayına sunulur. Hakim kararını 48 içinde açıklar' hükmü hatırlatılıyor ve tedbirin onaylanması isteniyor.

Asıl gerekçe, deprem paylaşımları

Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği bu talebi 22 Şubat'ta onayladı. Asıl gerekçenin depreme ilişkin paylaşımlar olduğu açıkça belirtilen kararda, şöyle deniyor:

'Talebe konu sitenin, yetki verdiği yazarları tarafından kamuoyuna yanlış bilgiler verildiği, toplumun yönlendirilmeye çalışıldığı, ilgili site hakkında ülke çapındaki sulh ceza hakimlikleri tarafından sürekli erişim engelleme kararları verildiği, site yetkilileri tarafından hakimlik kararları yerine getiriliyor olsa da bu süre zarfında toplumun doğru bilgiye ulaşamadığı, bu durumun da kamu düzenini etkilediği, özellikle 6 Şubat 2023'te meydana gelen deprem sonrasında, ilgili site tarafından depremle ilgili devlet kurumları ve askeriye hakkında gerçek olmayan bilgiler verildiği, toplumun yönlendirilmeye ve devletin de aciz halinde gösterilmeye çalışıldığı, toplum kesimleri arasında kargaşa ortamının çıkartılmasını amaçlayan paylaşımlar olduğunu tespit olunduğu, site yöneticileri tarafından yanlış ve iftira boyutunda olan yazılara gerekli reaksiyonun gösterilmediği, iç denetimin yeterince sağlanmadığı, zararlı paylaşımların ve yorumların site yöneticileri tarafından engellenmediği kanaatine varılmakla talebin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.'