Mersin'in Mezitli ilçesindeki Tece Polisevi'ne düzenlenen ve polis memuru şehit Sedat Gezer'in şehit oduğu saldırıyla ilgili yeni gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Saldırıda polis memurunu şehit eden PKK'lı terörist Dilşah Ercan'ın CHP'nin Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda gazeteci olarak yer alması gündem oldu.

CHP'DEN AÇIKLAMA: 'HADSİZLİĞİN HESABI YOK'

Raporu hazırlayanlardan biri olan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'den eleştirilere yanıt geldi.'O dönem savcılık ifadesinde mesleğini gazetecilik olarak söylemiş ve bunu ispatlamış herkese mektup gönderildiğini söyleyen Özel, 'Siz 188 gazeteciyi yazmış CHP'den 11 yıl önceki raporda geçen bir ismin hesabını soracaksınız, öyle mi? Terbiyesizliğin, hadsizliğin lüzumu yok. 11 yıl önceki kişinin bugün terörist olacağını bileceksin de onunla temas edeceksin falan… Rezalete bak' dedi.

Özel ayrıca bugün FETÖ üyeliğinden içeride olan veya firari durumda olan gazetecileri de hatırlatarak 'Biz gidip görüşmedik, baştacı etmedik. Siz teröristlere rütbe taktınız, altlarına Mercedes verdiniz. Herkes aklını başına alacak. O kadar bedava değil' ifadelerini kullandı.Özel'in konuyla ilgili açıklaması şöyle:'Olay soruşturuldukça sosyal medyada son derece çirkin bir saldırı altında kaldı CHP. İğrenç bir algı operasyonuna niyetleniyorlar. Öyle bir şey ki; CHP'nin 2012 yılında yaptığı, 2013 yılında kamuoyuyla paylaştığı, halen daha referans bir kaynak olarak gösterilen Tutuklu Gazeteciler Raporunun bir sayfasından CHP'ye hesap sormaya çalışan, iftira atan hadsizler var. Sosyal medyada bir sayfa ve saldırıda ölen Dilşah Ercan'ın isminin raporda yazması üzerine diyorlar ki CHP bu kişiye gazeteci dedi.

Rapor 2012 yılı. Oluşturuluş şeklini hepiniz biliyorsunuz. CHP, adı bilinen tutuklu gazetecileri cezaevinde ziyaret ediyor. Ancak basın kartı olan, gazetecilik faaliyetinden dolayı içeride olduğu bilinen 71 gazeteciye de mektup yazıp adını, soyadını, kurumunu, varsa uğradığı hak ihlallerini soruyor. 117 kişi de bu sırada tutuklu olabiliyor, gözaltında olabiliyor, daha sonra çıkabiliyor.

Toplam 188 gazetecinin ismi var bu raporda. Bunun içinden şu anda Meclis'te 3 milletvekili var. Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal da geçen dönem milletvekilimizdi. Bu raporda onlar da. Bu raporda Tuncay Özkan, Mustafa Balbay, Hikmet Çiçek, Yalçın Küçük, Nedim Şener var. Nedim Şener'le görüşüldü. Barış Pehlivan var, Barış Terkoğlu var… Savcılık sorgusunda görevini gazeteci olarak söyleyip bunu ispat edenlere mektup yazdık. 2012 yılında buna gelen cevaplarda bir tanesini 'Efendim CHP raporunda adı geçen birisi şimdi terörist' diyorlar.

Peki 2012 yılında Mehmet Baransu'ya ne diyordunuz kardeşim? Ey AK Partililer, ey Süleyman Soylu 2012'de Baransu baştacı gazetecinizdi şimdi terörist, hapiste. Ekrem Dumanlı firari terörist. Baştacıydı, ayırdığı koltuğa oturuyordunuz Türkçe Olimpiyatlarında. Ey utanmazlar, ey CHP'ye bunu söyleyecek haddi bulan ve hudutlarını aşanlar… Örneğin Zekeriya Öz, o tarihin en itibarlı savcısıydı. Bugün terörist. YAŞ üyesi olarak en yüksek rütbeli darbeci Akın Öztürk, bugün terörist. Darbeden içeride. Mehmet Dişli, kardeşi yurtdışında Türkiye'yi temsil ediyor hala, büyükelçi yapıyorsunuz. Ama Hulusi Akar'ın en yakını, 12 sene dip dibe hiç ayırmıyor yanından şimdi terörist. Sonra Recep Tayyip Erdoğan 'Rabbim, milletim beni affetsin' diyerek tüm bu pisliklerden kurtulacak.

Siz 188 gazeteciyi yazmış CHP'den 11 yıl önceki raporda geçen bir ismin hesabını soracaksınız, öyle mi? Terbiyesizliğin, hadsizliğin lüzumu yok. '11 yıl önceki kişinin bugün terörist olacağını bileceksin de onunla temas edeceksin falan… Rezalete bak. Ömürleri bugün terörist olduğu ortaya çıkanlarla geçenlerin bize söyleyecek bir lafı yok. Biz gidip görüşmedik, baştacı etmedik. Siz teröristlere rütbe taktınız, altlarına Mercedes verdiniz. Herkes aklını başına alacak. O kadar bedava değil.'