DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Az Önce Konuştum'da Candaş Tolga Işık'ın sorularını yanıtlıyor.

İşte Babacan'ın açıklamaları:

'ÇADIR KENTLER SU ALTINDA KALDI'

Adıyaman ve Şanlıurfa'daki sel felaketine ilişkin açıklamalarda bulunan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 'Geçen hafta o bölgedeydik. Konteyner maalesef dere yatağına konuyor; su biraz yükselince konteyneri alıyor götürüyor 4 kişilik bir aileden biri vefat etti diğer 3 kişi aranıyor şu anda. Allah rahmet eylesin, milletçe başımız sağ olsun. Gerçekten felaket üstüne felaket yaşadığımız bir dönemdeyiz. Özellikle çadırda yaşayan vatandaşlarımız için son derece zor bir dönem oldu. O çadır kentler çoğu yerde su altında kaldı. Çadır kentteki vatandaşlarımızı mümkün olduğunca kapalı yerlere ve kapalı binalara taşınıyor. Vatandaşlarımız büyük zorluklar çekiyor ve devletin ilgili tüm birimleri mümkün olduğunca en hızlı şekilde çözüm üretir. Biz de gözlemlerimizi ilgili birimlere iletiyoruz ki bir an önce sorunlar çözülsün diye' ifadelerini kullandı.

ÜLKEYİ YÖNETEMEYEN İNSAN KÜMESİ VAR

İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin açıklamalarda bulunan DEVA Partisi lideri, 'DEVA Partisi olarak İstanbul Sözleşmesi bizim hedefimiz ama 6 parti olarak oturduk ortak bir metin hazırladık. Bir hükümeti gece, gündüz meşgul edecek kadar hazırlık var burada, hepsinin bütçesi hesap edildi, takvime bağlandı. Bu partilerin mutabık kaldığı müşterek zemindir. Bir parti bile itiraz ettiyse bu metne girmemiştir. Usul bu, dolayısıyla İstanbul Sözleşmesi, Ortak Politika Metni'nde yok. Mesela bizim depremle alakalı hayat Türkiye projemiz var. 'Hayat İstanbul' projesi burada vardı bütün partiler mutabık kaldı ve Hayat İstanbul Projesi olarak girdi' dedi.

Yönetim kadrolarına dürüst ve başarılı insanların getirilmesi gerektiğini belirten Ali Babacan, 'Bir an önce Türkiye'de yeni bir iktidar döneminin başlaması temel önceliğimiz. Artık ülkeyi yönetemeyen, ülkeyi krize sürekleyken bir hükümet var şu anda. Artık ülkeyi yönetemeyen insan kümesi var. Pırıl pırıl kadroları göreve getirelim bakın ondan sonra çarklar dönmeye başlıyor; Türkiye ayağa kalkıyor ve koşuyor… Bunu göreceğiz. Kilit konu dürüst işi bilen insanların yönetim kadrolarına getirilmesi. Biz gerçekten uzun yıllar işin içinde olduğumuz için ve en azından benim ve arkadaşlarımın sorumlu olduğu alanlarda iyi ve başarılı sonuçlar elde ettiğimiz için başarının sırrını biliyoruz. Bütün bunları gerçekleştirdiğimiz takdirde Türkiye gerçekten özgür, mutlu ve zengin bir ülke olacaktır' dedi.

MİLLET İTTİFAKI KAZANIRSA GÖREV DAĞILIMI NASIL OLACAK?

'Millet İttifakı seçimi kazanacak' diyen Ali Babacan, 'Biz hazırlıklıyız, vatandaşlarımız bunu anlıyor ve görüyor. Biz bu seçimi alacağız ve Türkiye'de demokrasi kazanacak' dedi.

Görev dağılımlarının altılı masada hiç konuşulmadığını belirten Ali Babacan, 'Partiler arasında hiçbir görüşülmüş konu yok. Biz sadece ortak yönetim modelinin nasıl olacağını anlattık ve açıkladık. Tek yaptığımız isimlendirme ortak cumhurbaşkanı adayımız. Onun dışındaki isimlendirmelerin tamamı zaman içerisinde yapılacak. Bazı kilit bürokrasi noktalarının mümkünse eğer seçimden önce çalışılması, pozisyonlara gelecek arkadaşlarla ilgili kamuoyunun bilgilendirmesini faydalı bulurum. Seçimden önce Türkiye'yi hangi kadronun yöneteceğini vatandaşlar görürse iyi olur diye düşünüyorum. Bu her zaman kolay olmuyor, altı partinin müşterek yönetiminden bahsediyoruz. Dolayısıyla benim arzum mümkün olduğunca çok sayıda görevlendirmenin baştan açıklanması… Vatandaşlarımıza net öngörülebilir bir tabloyu sunmamız. Bu güveni artıracaktır' şeklinde konuştu.

SAĞLAM BİR DEVLET KURACAĞIZ

Ali Babacan, sözlerinin devamında ise, 'Gerçekten Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına yakışır, Türkiye'nin yeni yüzyılına yakışır sağlam bir devlet organizasyon temasıyla taçlandıracağız. En önemlisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geçmeyi hedefliyoruz. Türkiye'yi kucaklayan, vatandaşın hakkına, hukukuna saygı duyan çok ileri bir demokrasi hayalimiz var. Ancak Türkiye'nin şu andaki konjonktürü bu kadar ileri bir hedefi bugünden uzlaşı sağlamaya uygun değil. Zaten 2300 maddeyi yapsak Türkiye uçacak' dedi.

KAMUYU SİL BAŞTAN YAPMAYACAĞIZ

Ali Babacan, 'Bütün kamu yönetimini 'Sil baştan' yapmayacağız. Kamu içerisinde o işi yapabilecek iyi isimlere bakacağız ve atamalarımızı yapacağız. Bütün bürokraside 'Sil baştan' yapmak doğru değil. Çünkü devlet hafızasının devam etmesi gerekiyor' sözlerini kullandı.

BU PARA NEDEN BU KADAR DEĞER KAYBETTİ

Babacan, '200 Türk Lirası 2009'da tedavüle girdi. O dönem 134 dolar ediyordu. Bugün 9 dolar ediyor. 134 dolarlık paramız 9 dolara inmiş. Bunun sorumlusu kim? Niye bu para bu kadar değer kaybetti. Bu paranın değerini koruması gereken bağımsız bir Merkez Bankası'dır. Merkez Bankası birikmiş karının bir kısmını AFAD'a bağışlamış oldu. Zaten sen karını Hazine'ye devredeceksin, AFAD'ın zaten paraya ihtiyacı varsa Hazine ona verecek, AFAD'ta onu harcayacak. Kamu kuruluşlarının bağışı ne demek ya? Devlet sağ cebindekini çıkarıp, sol cebine koyuyor. Yoksul çok daha yoksul oldu. Zengin daha zengin oldu. Orta direk diye bir şey kalmadı. 2002'de işini doğru yapan insanları görevden alıp, 'Bizden değil bunlar yerine bizim adamlarımızı koyalım' deseydik asla Türkiye ekonomisini toparlayamazdık. Ben direndim, MB Başkanı ve yardımcılarını görevde tuttum' dedi.

MİLLİ GELİR YARI YARIYA DÜŞTÜ

Babacan, sözlerinin devamında 'Gençler KYK burslarından biriktirdikleriyle Avrupa'da tren turu yapıyorlardı. Hiç yaşamamış olsak bu ülke olmuyor, bizden bir şey çıkmıyor diyerek umutsuzluğa kapılabiliriz. Ama değil… Nasıl zamanında Türkiye, 10 yılda milli gelirini üçe katladıysa bunu tekrar yapabilir. O günden bu yana da milli gelir yarı yarıya düşmüş oldu. Demek ki bu ülke iyi yönetildiğinde ayağa kalkıyor.

Bugün 22, 23, 24 yaşına doğru gelen gençlerimizde korkunç bir ümitsizlik var. Başka bir ülke arıyorlar kendilerine. Biz bunların hepsine hazırlanıyoruz, mesela bir gencimiz işsizse 3 aylık, 6 aylık, 1 yıllık istihdam garantili programlara dahil edeceğiz.' dedi.

'İLK 4 MADDEYİ TARTIŞMIYORUZ'

Candaş Tolga Işık'ın 'Türklüğü Anayasa'dan çıkaracak mısınız?' sorusuna da yanıt veren Babacan, 'Ortak Politika Metni'nde böyle bir şey yok ama DEVA Partisi'nin hazırlığında vatandaşlık tanımının yenilenmesiyle ilgili hazırlık var. Vatandaşlığı daha kapsayıcı, kucaklayıcı vatandaşlık tanımı hale getiriyoruz. Türk ve Türklük kelimesi anayasanın birçok yerinde geçiyor ama bunların hiçbirisine dokunmuyoruz ama vatandaşlık tanımını bütün vatandaşları kuşatacak şekilde yeniliyoruz. Vatandaşımız Türk-Kürt-Laz-Roman-Boşnak da olsa kim olursa olsun ben bu ülkenin vatandaşıyım diyecek' ifadelerini kullandı.

'HDP DESTEK VERİRSE MUTLU OLURUZ'

Babacan, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi:

'Millet İttifakı, 6 partiden oluşuyor. HDP, ayrı bir ittifak içerisinde şu anda dolayısıyla teknik olarak burada olması mümkün değil. HDP ve başka partiler Sayın Kılıçdaroğlu'na destek verirlerse biz çok mutlu oluruz, bu iyi bir şeydir.'

'PAZARLIK YOK'

'Mesela HDP destek oldu ve Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı oldu 'Biz destek olduk, siz de bölgedeki operasyonları durdurun' derse 6'lı masanın tavrı ne olur?' sorusuna ise Babacan, 'Böyle bir pazarlık kesinlikle söz konusu olamaz. Türkiye'de herhangi bir parti terörden yana olamaz' dedi.

Babacan, seçimde en az 41 ilde logoları ile katılacağını ifade ederek, 'Geri kalan 40 ilde eğer diğer partilerle iş birliği yapabilirsek yani bazı illerde özellikle az sayıda milletvekili çıkan illerde iş birliği yaparsak, toplam çıkardığımız milletvekili sayısı daha fazla oluyor' ifadelerini kullandı.